Karal’dan Kabil’e: Sizin Haddinize Değil

Deva Partisi Genel Başkan Başdanışmanı Rize eski milletvekili Hasan Karal, Rize eski milletvekili Ahmet Kabil’in kendisine yönelik yaptığı açıklamalara cevap verdi.

Karal, açıklamasında Kabil’e yönelik “Sizin haddinize değil” ifadesini kullandı.

24. 25. ve 26. Dönem Rize Milletvekili, DEVA Partisi Genel Başkan Başdanışmanı Hasan Karal, Sözcü Gazetesi’nde Gazeteci İsmail Saymaz'a verdiği röprtajın ardından sosyal medyada Rize Eski Milletvekili Ahmet Kabil tarafından yapılan açıklamaları değerlendirdi.

Sosyal medya hesabından açıklamalarda bulunan Hasan Karal şu ifadeleri kullandı…

Rizeli bir gazetecinin Sn. Meral Akşener'in Rize programındaki hadiseler sonrası telefonla beni arayıp, “Geçmişte Tayyip Bey’in de Rize’de benzer olaylarla muhatap olduğunu biliyoruz. Bunu siz daha iyi bilirsiniz” diye başlayan sohbetimizde; Refah Partisi ve AK Parti’nin kuruluş döneminde bizzat şahsımın ve arkadaşlarımın şahit olduğu birkaç örnek vermiş, bu olayların hiçbirisinin Türkiye siyasetine katkı yapmadığını, bilâkis toplumu daha da ayrıştırdığını, Sn. Akşener’in Tayyip Bey Netanyahu benzetmesinin çok çirkin ve yakışıksız olduğunu; ancak bunun cevabının en yüksek tonda dahi olsa siyaseten verilmesi gerektiğini, sözlü veya fiili şiddet yönteminin kabul edilemez olduğunu söyledim. Mesele tamamen bundan ibaret iken, konu bazı basın yayın organları ile sosyal medya mecralarında çarpıtılarak sunulmuş, maalesef bazı hemşehrilerimiz de hiçbir araştırma yapmadan konuya balıklama atlamıştır. Bunlardan birisi de yaşına, tecrübesine ve kişiliğine her zaman saygı duyduğum, her gördüğümde ve bulunduğumuz ortamlarda en ufak bir nezaketsizlik örneği göstermemeye çalıştığım Eski Rize Milletvekilimiz Sn. Ahmet Kabil’dir. Sn. Kabil'in birkaç gün önce kendi Facebook hesabından şahsımla ilgili yaptığı açıklamalar kendisine, şahsiyetine ve tanıdığımız kadarıyla Ahmet Kabil profiline hiç yakışmamıştır. Yaşı itibariyle sekseni aşmış (Allah uzun ömürler versin), babamdan daha büyük bir büyüğümüze , her bir cümlesi asılsız hezeyanlarla dolu ifadelerine cevap vermeyi arzu etmiyorum. Çünkü siyasetçilerin sosyal medya üzerinden iletişim kurmalarını doğru bulmam. Şimdilik sadece şununla yetineceğim. Bir defa benim telefon görüşmemde ne Rahmetli Başbakanımız Sn. Mesut Yılmaz’ın ne de Sn. Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın şahsiyetlerini incitecek bir kelime dahi yoktur. Olmamıştır ve olamaz da. Siyasi hayatım boyunca basın önünde ANAP’ın ve diğer partilerin yanlış bulduğum politikalarını siyasetin üslubu içerisinde elbette değerlendirmiş ve eleştirdiklerim de olmuştur. Ancak hiçbir siyasi liderin hele hele Rahmet-i rahmana kavuşmuş olanların ruhunu incitecek tek bir kelimem dahi yoktur. Ben bir siyasetçiyim. Siyasete Refah partisiyle başladım. AK Partiyle devam ettim. Şimdi ise Deva partisindeyim. Elbette yanlış gördüğüm politikaları, siyasi anlayışları, ilkesizlikleri eleştiririm. Ama konuyu siyasi ahlâkın dışına kesinlikle taşımam. Şu anda yerel bir siyasetçi değilim. Partimin Genel merkez yöneticilerindenim. Bunun içindir ki ikametim doğal olarak Ankara’dır. Ancak Ankara’da her gün Rize’den gelen birkaç hemşehrimi ağırlamaktan da onur duyuyorum. Sn. Kabil sizleri de ve bu yazımı okuyan tüm hemşehrilerimi de beklerim. Sizler de farklı partilerde siyaset yaptınız. Anavatan Partisi kurulduğunda kime oy verdiğinizi sorgulamam benim haddim olmadığı gibi, benim ne zaman kime oy verdiğimi sorgulamaya kalkmanız da sizin haddinize değildir. Yukarıda anlatmaya çalıştığım bilgiler dışında herhangi bir gazete veya sosyal medya organlarında benim ismimi kullanarak yapılan tüm açıklamalar doğru değildir, yalandır. Şahsımı hiçbir şekilde bağlamamaktadır. Kamuoyuna ve aziz hemşehrilerime saygılarımla duyururum.

AHMET KABİL NE DEMİŞTİ?

"30 Mayıs 2021 günkü Sözcü gazetesindeki köşesin de gazeteci yazar İsmail Saymaz'ın “ERDOĞAN'IN RİZE'YE SOKULMADIĞI GÜN” başlığı ile bir yazı yer almıştır. Haberin kaynağı olarak eski Rize Milletvekili Hasan Karal’ın ifadelerinin değerlendirilmesidir. Yazı da verilen bütün örneklerin gerçekle hiçbir alakası olmadığı, yazının tamamının Hasan Bey kendi olmasını arzu ettiği ve birçok hayali yanlış kurgudan oluştuğunu gördüm.

Şöyle ki; Rize’de herkes bilir ki, kalabalık mitingler de Rize'nin için de park etmiş bütün araçlar, Dedeman Oteli’nden İyidere’ye doğru, Taşlıdere'den Çayeli’ne doğru yol kenarlarına park edilerek miting sahası oluşturmaya çalışılır. Bu uygulama bugün de böyledir günde aynıydı. Yazıda bu konu çarpıtılarak istismar edilerek ve abartılarak, sanki bilhassa yol kapatılmış 2002 seçimleri öncesi Sn. Erdoğan’ın Rize’ye girmesi engellenmiştir.

Ayrıca Sn. ERDOĞAN kendi ilçesi Güneysu’ya sokulmamış hatta İmam Hatip okuluna gitmek istemiş müdür kaçmış, buna kim inanır. Hayati Yazıcı'nın köyünde cenazeye katılmış, orada da terslenmiş ve hakaret edilmiş. Mesut Yılmaz'ın köyün de hoş geldin denmemiş ve yüz geri edilmiş. Bu senaryonun enteresan tarafı bunların hepsi yalan yanlış, sonradan uydurma iddialardır. Bunlar olduktan sonra 20 yılı aşkın bir süre geçti, Rize’de Hasan Bey'den başka bunlardan birini dahi ifade eden hiç kimse olmamıştır. Yazılı ve sosyal medya da dahi gündeme gelmemiştir. Hasan Karal Bey kendisi bir prestij tazeleyip, beni Rize'ye sokmadılar ama Sn. Cumhurbaşkanı’nı da Rize'ye sokmadılar diyerek, bir emsal arayışında olmuştur. Eski Başbakan Sayın Mesut Yılmaz'ı çirkin iftiralarla suçlayarak bütün bu olumsuzlukları onun ve ANAP’lıların yaptığını iddia etmiştir. Bu iddialar doğru ise kendisine sormak lazım, peki seni Rize’ye sokmayanlar da ANAP’lılar mıydı? Senin tabirinle bir iki zibidi mi, sana engel oldu. Siz çok iyi biliyorsunuz ki Sn. Ahmet Mesut Yılmaz adil, tarafsız hiç ayrım yapmadan hizmet eden bir liderdi. Hasan Karalı Mısıra okumaya Mesut Yılmaz gönderdi. Rize’ye giremeyen tek milletvekilinin Hasan Karal olduğunu belirten Ahmet Kabil, Hasan Karalın okumak için Mısıra Mesut Yılmaz tarafından gönderildiğini belirtti. Yaptığı açıklamaların eski bir imam olarak Karal’a yakışmadığını belirten Kabil: “Mısır'da ilahiyat Fakültesi'ne gitmek istediğinde Sn. Mesut Yılmaz, Hasan Karal’ın kendisine ve partisine oy vermediğini bilerek Hasan Karal’ı Mısır'a gönderip okumasını sağladığı doğru değil midir? Hasan Bey nafile kendine arkadaş arama. Rize’nin siyasi tarihinde milletvekilliği yaptığı iline giremeyen tek milletvekili sensin, iftiralarla yalan yanlış beyanlarla ölmüş Rizeli eski Başbakanı suçlayarak hiçbir yere varamazsın. Üstelik milletvekilliği yapmış bir imam olarak sana yakışmıyor, senin tutarsız, mantıksız davranışlarını ve Sn. Mesut Yılmaz'a karşı kinini, nefretini, yalan yanlış uydurma söylemlerini kınıyorum"