- Haberi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
Ali Babacan, saygınlığı olan, şaibesi bulunmayan, dünyada önde gelen Finans sektörlerinde başta olmak üzere itibarı olan, Bakan ve Başbakan yardımcılığı görevinde ”Güven” duyulan devlet ve siyaset adamıdır.
İsteseydi, 100 bin dolar aylık ile; yurtdışındaki finans sektöründe iş bulur, rahatına bakardı. Babacan, ayrıca varlıklı aileden geldiği için, buna da ihtiyacı yoktur.. Veya Tayyip Bey’in teklifini kabul eder, tekrar bakan olur, bütün kapılar açılırdı.
O zaman soru şu: Neden Parti kurdu ve zor olanı seçti? .”İhanet” ile suçlanarak, şimşekler üzerine neden çekti?
“Tetikçi bazı medya mensupları ” boşuna uğraşmasın. ”Güneş Balçıkla Sıvanmaz” Babacan’ın kurduğu Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA), daha önce AK Parti’den ayrılıp, parti kuranların partilerine hiç benzemeyecek gibi..
DEVA, 81 ilde örgütlendi. Olağanüstü ilgi görüyor.. DEVA’ ya gönül verenler, şimdilik ”Baskı görürüz” endişelerin ile aşklarını gizli tutuyorlar. Samsun’da il başkanı belirlemede 500 kişi gizli başvuruda bulundu, bağlılığını bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a en yakın isimlerinden Bülent Arınç’ın deyimi ile ;Biri başbakanlık,(Sayın Davutoğlu) diğeri Başbakan yardımcılığı yapmış, AK Parti’de takdir görmüş, iki isim, AK Parti’nin yanlışlarını söyleyerek parti kurdular. İhanet” ile suçlayanlar çırkın sözler ve eylemleri ile AK Parti’ye zarar verenlerdir.
Elbette ki çok farklı ve haklı sebepleri vardır Babacan’ın.
Babacan’a göre,2011 ve 2012’de başlayıp, 2013’de hızlanan ciddi ayrışma yaşandı. Değerler ve ilkeler yok oldu.
Türkiye’nin sorunları büyüdü. Ülke karanlık bir tünele girdiğini gördük. Ciddi bir sorumluluk hissettik. Hiç bir şey yapmasak vebalı büyük olacak, gelecek nesillerin gözlerine bakamayacak korkusu ve hissiyatı ağır bastı.
Sorumluluktan kaçamazdık.
Ali Babacan’ın parti kurması kadar etkisi ve ağırlığı olan başka bir olay da şu: Tayyip Bey’e en yakın isimlerden ve de Rize’den , dahası Tayyip Bey’in evinden Hasan Karal’ın, DEVA Partisi’ne geçmesi oldu. Kıyametler koptu. Karal, bir gecede istenmeyen adam ilan edildi. “İhanet” ile suçlandı. Aman Allah’ım..
Önce Hasan Karal’ı bir tanıyalım. Kimdir?
Hasan Karal, Rize AK Parti İl başkanlığı döneminde tam not aldı, başarılı oldu.. Üç dönem parlamentoda; bütün Rize’nin ve Rizelinin yükünü çekti.
Her Rizeli ile ”Gönül Köprüsünü” kurdu. Bir maratoncu gibi koştu. Terledi. Herkesle ilgilendi… Samimi… İçten… İnsanlara tepeden bakmadı.
Son seçimlerde aday gösterilmedi. Hatta kimse bilmez, issiz kaldı. Yaşa takıldığı için emekli bile olamadı.. Bazılarına 5 ayrı yerden yüksek maaşa bağlanırken, Hasan Karal,a ,daha iyi hizmet etsin diye bir bakan yardımcılığı verilemez miydi? ,ya da başka bir göreve atanamaz mıydı? Vekil her zaman vekildir. Elini cebine atmak zorunda. Neyse bunu geçtik.
Karal’ı ihanet” ile suçlayanlardan hiç biri; Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, Karal’ın bir yere atanması hususunda hatırlatma bile yapmadılar.
Karal, bunu bile aldırış etmedi. Kimseye darılmadı. Ankara’da, İncek’te hemşerileri için, mütevazi bir ofis açtı.. ”Rizelilerin Ofisi”. Yolda kalanlar için de iki odası var.
Karal, hem mecliste hem de seçim bölgesi Rize’de en aktif milletvekili idi. Parlamenter faaliyetleri dışında, sürekli seçmenle birlikte, beraber oldu. İktidarı muhalefeti kucakladı.
Maaşının tümü seçmene hizmet, burs ve diğer ihtiyaçlar için ödedi. “Nasıl geçiniyorsun?” diye takıldık “Anam sağ olsun, çay paralarını gönderiyor” cevabını aldık…
TOKİ’den aldığı mütevazı bir kooperatif dairesine taşındı. Özel aracını Rizelilere tahsis etti. Yoldan kalanlar, parası bitenler. Hastası olanların imdadına yetişiyor
Hasan Karal’a “ İhanet mi ettin?” diye sordum. Gülüp geçti, ardından gözleri doldu. Yutkundu. Konuşmamayı tercih etti.
”İhanet “ kelimesi çok ağır iftira. Bunu diyenler, AK Partiye ve ülkeye zarar verenlerdir. ”İhanet “ kelimesine çok ağrına gidiyor.
İstifa öncesini ve sonrasında yaşananları konuştuk. Özetle:
Karal’ın Tayyip Bey ile olan dostluğu, kişisel vefası, bildikleri, yaşadıkları mezara kadar taze duyulan bir heyecan ile daima muhafaza edecek. Tayyip Bey’in adının geçtiği yerde, büyük vefanın ötesinde büyük saygı uyandırıyor yüz ifadesinde ve tavırlarında..
Karal, Allah’tan ve hesap vermekten korkan, Ali Babacan ve ekibi gibi, Türkiye’nin geleceğinden ve AK Parti’nin son dönemdeki gidişatından memnun olmayan, bundan gelecek nesiller adına endişe duyan bir siyasetçi.
Rizeli olmak, Tayyip Bey’e yakın olmak Karal için ayrıcalıktı. Rahatlıktı. Kişisel ikbal ve rahatlık için her türlü imkân varken, neden zoru seçti dersiniz ?
İhanet ile suçlayanlar önce bunu düşünsünler.. Karal için bu karar sıradan bir karar değildi. Hem insanı hem de vicdanı hem de ahlaki bir karar verdi.
Bunun hükmünü tarih verecektir.
Ülkenin ve gelecek nesillerin geleceğini, kişisel ikbalinin üstünde gördü.
Buna “ihanet” diyenler varsa, onları Allah’a ve tarihe havale ediyor...
Osman YAZICI
HABERE YORUM YAZIN
- İstifa Öncesi ve Sonrasında Hasan Karal...
- Hasan Karal İle Sohbet ve DEVA
- Türkiye Trollerle Yönetilmeyi Hak Etmiyor
- Fatih Sultan Kar'ın Kaleminden Ahmet Kabil
- Recebim GEL Şarkısının Hikayesini Anlattı
- Nazar Şarkısıyla Gündem Olan Zeki Uçkan ile Özel Röportaj
- Hülya Polat'tan Hayranlarına Yeni Albüm Müjdesi
- Engelli Bireylerle İletişimde Dikkat Edilmesi Gerekenler