Yavuz Sütlüoğlu Yazıyor... Çaytaş'ı Enine Boyuna Anlattı

4. Bölüm

Kamuoyu ÇAYTAŞ’ı bilmiyor. ÇAYTAŞ nedir? Çaykur ile ilişkisi nedir? Satışa katkısı var mıdır?

Çaytaş 2006 yılında Ekrem Bey döneminde satışlara katkı sağlaması için bayilere kurdurulmuş bir şirket. Amacı tamamen Çaykuru pazarda etkin rekabet edebilecek hale getirmek. Yönetim Kurulu üyelerinin bayi olmasından dolayı yerleşik düzen öyle bir yaygara koparıyor ki Çaykura destek sağlamak için kurulan şirket Çaykuru yöneten şirket oluveriyor !!! 

İmdat bey 2013 yılının başında;  Çaykur’un pazardaki rekabet gücünü arttırmak ve  “Çaykuru Yöneten Şirket” yaygarasını bitirmek için Çaytaş’ta yeni bir yönetim oluşturuyor. Kendisi Yönetim Kurulu Başkanı bende Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Vekili oluyorum. Bu sefer yerleşik düzen önce olmaz diyor sonra yönetim bu şekilde olmaz diyor sonra siz olamazsınız diyor bizim olmamız lazım diyor sonrasında da İmdat beyin Genel Müdür olmasından ötürü bütün yaygarayı benim üzerimdem “Öz yeğen “ini başa getirdi diyerek kopartıyor. 

Bu yerleşik düzen, küçük işleri büyütür, büyük işleri küçültür, gerçekleri gizler, bütün işleri kendi menfaatleri çerçevesinde değerlendirir. Kuruma KPSS ile girmeme rağmen bu yerleşik düzen ve uzantıları bunu asla söylemezler sorulduğunda ve çok iyi bilmelerine rağmen söylemezler. Tüm amaçları “Öz Yeğen “ algısı üzerinden kurumda ayrımcılık yapıldığı adam kayrıldığı yaygarasını kurum içerisine Rize sokaklarına siyasetçilerine yaymaktır.

Şimdi size icrasının başında olduğum Çaytaş’ın neler yaptığını rakamlar ve bazı örnekler ile anlatayım.

Yıllık ortalama 108 bin ton olan saha satışları 120 bin ton ortalamasına ulaştı.

Bugün Marka değeri en az 150 200 milyon dolar olan Didi’yi yaptı.

Türkiye’yi “Soğuk Çay” ile tanıştırdı.

Pazarı yaklaşık % 700 büyüttü.

Gazlı içecek pazarını yaklaşık %10 küçülttü.

Türkiye’nin en iyi Saha Satış Otomasyon Sistemlerini kurdu.

Türkiye’nin en etkili en başarılı Satış ekiplerinden biri oldu.

Daha önce 400 kişi ile yapılan Tanzim Teşhir işini 200 kişiye düşürerek 3000 noktada verilen hizmeti 6000 noktaya çıkardı.

Çalışan sayısını yarıya düşürüp işi iki katına çıkardı verimliliği 4 kat arttırdı.

Pazarlama dünyasında;

En Çok hatırlanan reklam

En Çok beğenilen reklam müziği

Pazarı dönüştüren Marka

En Çok güvenilen Marka

En Çok Sevilen Marka vb. sayısız ödül aldı.

Pazarlama Zirvelerinde ve İş dünyasının değişik konferanslarında “Örnek Başarı hikayesi” olarak anlatıldı.

Birçok dergi de, gazetede başarısı anlatıldı.

Yurtiçinde Brandweek ( Marka haftası ) gibi, Araştırmacılar Zirvesi gibi birçok yere davet edildi başarılarını anlatması istendi.

Yurtdışında dünya içecek zirvelerinde firmasını başarılarını anlattı.

2017 yılında Prim Sistemini yöneterek daha önce nereye gittiği belli olmayan yaklaşık 40 milyonluk tasarruf sağladı. Bu noktada bazılarının hortumunu kesti. Hakedilmeden  ödenen primleri kaldırdı. Çok ciddi tasarruf sağladı…

Organize Ticarette;  Mağaza mağaza sevkiyata geçti Didi satışlarını Organize Ticaret Mağazalarında 3 kat arttırdı.

Didi’yi %40 a yaklaşan Pazar payı ile Organize Ticarette Lider yaptı Liderrr…

Dünyaya Rize Çayını Türk kültürü ile ihraç etmek için, Dünya Markası olma Vizyonu ile “Çayla”ları açtı.

Pazar payını arttırdı.

Yeni Kategorilerde ürün geliştirdi lansmanlar yaptı.

Birçok alanda dünyanın en büyük şirketleri ile rekabet edecek yatırımlar yaptı.

Peki Yerleşik Düzen ve uzantıları ne yaptı !!!!

Bu soğuk çay neymiş dediler,

Didi ye karşı çıktılar, başaramayınca  bayileri arayıp, DİDİ yi almayın bile dediler…

Bu  yerleşik düzen  yatırım süreci devam eden Çayla’yı  başlamadan sonlandırmak için, zarar ediyor, zarar ediyor diye yaygara kopartarak ve şimdi de kapatmaya çalışıyorlar…

Dünya markaları çıkarmak için gösterilen çabaları görmek takdir etmek destek olmak bir tarafa,

Su kuyusunun dibinden yukarı bakan kurbağa misali dünyayı kuyunun ağzı kadar gördüler,

Küçük işleri büyüttüler büyük işleri küçültmek için her şeyi yaptılar.

Biz Pazar Lideri olmak için Çaykur tarihinde görülmemiş katılım ve organizasyonla hedef planlama ve motivasyon toplantıları yaparken bunlar çıktılar ‘’eğleniyorlar’’ dediler.

Öz yeğenini işin başına getirdi dediler.

Hesap kitap ortada iken gerçekleri gizlediler, rakamları yalan yanlış eksik şekilde kamuoyuna servis ettiler.

Yıllarca atama için terfi için bekleyen memurun şefin sınavını bile düzgün yapamadılar mahkemelere giden süreçlere sebep oldular.

Herkesin girebileceği sınavları gizlediler kurum çalışanlarını bilgilendirmediler.

Muhasebe finansman planlamasını doğru yapıp muhasebe hesaplarına konması gereken işçi alımlarını muhasebe hesaplarına koymadılar kurumu zarara uğrattılar.

Randımanı arttırmak için alınacak tedbirleri almaktan uygulamaktan hep kaçarak  yapmaları gerekeni yapmadılar ne işçinin ne memurun ne amirin kimsenin arkasında durmadılar kurumu zarara uğrattılar.

Attıkları imzaların bile arkasında durmadılar.

Rakiplerin yapamadıkları veya yapmak isteyecekleri ne varsa onları yaptılar.

Bütün bunları gizlemek içinde sistemli ve bilinçli bir şekilde iftira attılar yalan haberleri servis ederek kamuoyunu yönlendirmeye çalıştılar.