Rize’nin HAYATİ Sorunları..!
Tüm ülke olarak çok zor bir dönemden geçiyoruz. Ekonomik, sosylojik ve ahlaki olarak…
Tüm ülke olarak çok zor bir dönemden geçiyoruz. Ekonomik, sosylojik ve ahlaki olarak…
Kökler, temeller sağlam olmasa mazallah perişan olmuştu bu güzel ülke ve toplum. Her kriz anında Türk Milleti önceliğine hep devletini koyar ona omuz verir, nefes verir ve uğrunda can alıp can verir her şeyi yapar ve onu dimdik ayakta tutar… Bu virüs konusunda sağlık bakanlığının başarısının asıl sebebi bu sadakatin toplumda var olmasıdır aslında… Neyse, güzel olacak her şey bunu da atlatacağız millet olarak Allahın izniyle...
Malumunuz bu kriz ekonomiyi ve paydaşlarını son derece etkiledi. Kaçınılmaz…
İşsizlik patlama yapacak, tarımdan sanayiye tüm sektörler etkilendi. Bunlardan en önemlisi bence tarım…
Mazallah, planlama hatası, gözden kaçan bir detay açlık ve gıda sıkıntısına neden olur ki; bu büyük bir felaket olur. İnşallah bu konuda bir KANDIRILMA söz konusu olmaz !
Gerçi sahil yürüyüş bandının kapalı olduğu, camilerin ibadete kapatıldığı ortamda AVM’leri açan sistemin tarım konusunda hata yapma ihtimalini çok yüksek görüyorum. İnşallah yanılırım…
Tarım kollarının en önemlisi çay sektörü her zaman ki gibi yine sıkıntılı bir dönemde. Toplanması konusu gündem olmuşken Sayın Hayati beyin açıklaması çay ile ilgili olan tüm sorunları bir anda silip atmış gibi görünüyor. Hatta çay konusunda bir sıkıntı dahi yok imajı verilerek gündeme değiş talimatı verildi ŞEHİR HASTANESİ ile…
Sayın Hayati beyin TV’ye çıktığı o akşam ki görüntüsü, bence yaptığı açıklamalardan daha önemeli… Uykudan yeni uyanmış gibiydi. Belki de açıklamalardaki talihsizlik bundandır.
Rize’nin şehir hastanesine ihtiyacı olmadığına inananlardanım. Sırf Rize’de olsun diye istenebilecek bir yatırım değil. Bunun maliyeti hepimizi borçlandırarak yapılıyor. Yapılmak istendiği yer ise tam bir garabet. 100 metre güneyindeki binalar deniz suyundan dolayı çökme tehlikesinde olduğu için yıkımı gündemde, birçoğunun kamulaştırılması vs. söz konusu ancak yine deniz dolgusu ve deniz kenarında bir beton yığınak daha…
Hastaneler yüksek yerlerde, oksijeni bol olan yerlerde yapılması daha güçlü bir tespittir. Bu imkân yoksa o zaman sahile yakın yerler tercih edilir.
Bir dönem Rize Limanının büyütüleceğini, ovit tüneli ile entegre bir yat limanı şeklinde organize edileceğini beklerken hemen limanın yanına adeta liman büyümesin diye amatör futbol sahası süprizi ile bu projenin rafa kaldırıldığını öğrenmiştik sayın Cumhurbaşkanımızın bile “ Nasıl Olur’’ dediği bir berbat proje hayata geçirilmişti. İşin duayenini Rize kamuoyu biliyor.
Şimdi, çay konusunun çözümüne dair bir açıklama beklerken Rize’ye nükleer bomba gibi ikinci bir çelme daha takılacak o talihsiz açıklama yine sayın milletvekilinden geldi. Doğrusu anlamak zor. En son seçim döneminde Çayeli’nde “Fantezi Yapmayın” telkinleri ile duymuştuk sayın vekili ve Çayeli’ni kaybetmiştik.
Rize’de kimsenin ulaşamadığı, tanımadığı bir sır perdesi kendileri. Ülkede ve Rize’de tuhaf şeyler oluyor anlamlandıramadığımız. Hayatın olağan akışına bile aykırı durumlar çok normalmiş gibi anlatılıyor ve toplum bir noktadan verilen her şeyi hemen hazmedip, onaylıyor ve savunmaya geçiyor. Bu normal değil, doğru hiç değil…
Bu korku imparatorluğunun ayak sesleri…
Mustafa İSLAMOĞLU