Mehmet Bekaroğlu'nun Tepkisi Çeken Hasan Karal Tespiti
Bekaroğlu, Yazıcı’nın Yazısını Eleştirdi. Yazıcı’da “ Herkes Kendi İşini Yapsın” Dedi.
Bekaroğlu, Yazıcı’nın Yazısını Eleştirdi. Yazıcı’da “ Herkes Kendi İşini Yapsın” Dedi..
Rize Siyaseti ısınıyor…
Siyasette “Vefa “bir semtin adıdır..
Siyaset nankör meslektir. Tarihte örneklerle doludur. CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu’nu 1984 yılından beri tanırım. Aynı ilçeden sayılırız. Ardeşen- Fındıklı arası sekiz kilometredir. İkimiz de lazım olduğu kadar Lazca konuşuruz. Yazılarımda hep destek verir, zaman zaman da sohbet ederiz.
Gazeteci… Siyasetçi… Hemşeri… Olarak ilişkimiz hep üst perdeden devam etmiştir. En azından biz kendisine hiçbir zaman saygıda kusur etmedik. Son günlerdeki bir iki tavrı beni rahatsız etti. Geçmiş dönemlerdeki notlarımı da eklenince. Bir kaç söz etmek istedim.
Beni rahatsız eden ilk tavrı şuydu: Ben bölge gazetesinde ve sitelerde yazı yazıyorum. Her partiden her görüşteki hemşerilerime yer veriyorum. Kendisine yer verdiğim gibi…
Geçen haftaki bir yazımda… Rize Milletvekili Hasan Karal’ın üstün niteliklerini yazmıştım ki, Hasan Bey bunu fazlasıyla hak ediyor.
Ve siyasette “Altın Kural” Halkla bütünleşmektir. Karal, bunu yapıyor, geziyor, dolaşıyor, terliyor… Anlaşılan Mehmet Bekaroğlu, bu yazımdan çok rahatsız olmuş ki, TBMM kulisinde CHP Grup Başkanvekilleri başta olmak üzere; en az on milletvekilinin bulunduğu bir ortamda bana “Sana böyle yazılar yakışmıyor… İleride önüne koyarlar” gibi gazetecilik dersini verip, gruptakilere de ince mesajlar vermeye başladı.
Yok… İkili görüşmelerimizde… Hemşerim olarak beni eleştirse… Anlayışla karşılayacağım. Ama niyeti farklı gibi geldi.. Bende 30 yıldan beri siyaset mektebinde okuyorum…
Nezaketen, herkesin içinde “35 yıllık gazeteciyim. Kimi, nasıl yazacağıma ben karar veririm. Sen işini yap, bende işimi.” demek istemedim. Yumuşak geçiş yaptım.
Arkasında CHP Genel Sekreteri Akif Hamzaçebi’nin İstanbul büyükşehir Belediye başkanlığına adaylığı konusunu Twitter’e koydum.
Mehmet Bekaroğlu… Özelden değil. Herkesin görebileceği şekilde “Aday adayı demek istedin galiba” diye ince bir mesaj yolladı…
Bende kendisine; özelden “Sayın Bekaroğlu, bilerek ve isteyerek “Aday” kelimesini kullanıyorum. Gönlümdeki adayıdır” Cevabını verdim.
Anladım ki, Sayın Bekaroğlu’nun bir karın ağrısı var. Anlayamadık...
Osman YAZICI